_{... /} Esra Sarı

Gingivitis ve periodontitis periodontal hastalık adı altında incelenir. Tedavi edilmedikleri takdirde diş kaybı görülebilir. Periodontal kelime anlamı olarak "dişeti çevresi" demektir. Periodontal hastalık diş çevresindeki dişeti ve kemik dokusunu etkiler. Hastalık sonucu bir ya da pek çok diş etkilenebilir. Plak içersindeki bakteri dişeti iltihabına neden olur.

Açığa çıkmış kök yüzeyleri dişeti çekilmesi sonrası meydana gelir. Dişeti çekilmesi sert fırçalama ya da periodontal hastalık sonucu meydana gelmiş olabilir. Hangi sebeple meydana gelmiş olduğunu bilmiyor olabilirsiniz, size uygulanacak tedavi sorunun sebebini anlayıp operasyon sonrası dönemde önerilerde bulunmayı da içerir.

Köklerin açığa çıkması ile dişler olduğundan daha uzun görünür, hasta estetik sebeplerle tedavi isteyebilir. Ya da estetik ihtiyaçtan bağımsız olarak açıkta kalan kök yüzeyinin sıcak ve soğuk gıdalara karşı aşırı hassas olması ve zaman zaman hissedilen acı hastayı bu tedaviye yönlendirebilir.

Dişeti eksikliği görülen bölgeye hemen komşu ya da daha uzak bölgeden dişeti transferi yapılabilir. Transfer edilecek doku hastanın ağız içinden sağlanabileceği gibi piyasada hazır halde bulunan biyomateryallerden de kullanılabilir.

Dişeti çekilmesinin yumuşak doku  grefti ile tedavisi sonrası daha fazla dişeti ve kemik kaybı önlenebilir. Bazı durumlarda ise daha savunmasız olan açılmış kök yüzeyi örtülerek çürüklere karşı önlem alınmış olur. Kök yüzeyinin örtünmesi sonucu diş hassasiyeti azalır ve estetikte olumlu gelişmeler kazanılır. 

Tedavi edilmemiş gingivitis periodontititse dönüşebilir.  Zaman içersinde plak dişetinin altında yayılıp çoğalmaya başlar. Plaktaki bakteriler tarafından üretilen toksin dişetini rahatsız eder ve vücutta iltihabi reaksiyon meydana gelir.

İltihabi reaksiyon sonucu dişler çevresindeki dişeti ve kemik dokusunda kayıplar meydana gelir. Dişetleri dişlerden ayrılır, diş ve dişeti arasında cep oluşumu meydana gelir. 

Hastalık ilerledikçe cepler derinleşir ve daha derindeki kemik ve dişeti dokuları da zarar görür.

İlerleyen evrelerde dişlerde artan sallantı meydana gelebilir ve herhangi bir çürük olmaksızın dişler dökülebilir. 

Bir  gülümseme fotografı incelendiğinde dişlerin şekli, rengi ve sıralanışı gülümsemenin ahenk ve akışı üzerinde oldukça etkilir. Ancak profesyonel bir göz tarafından bakılmadığında tam olarak ne olduğu ifade edilemese bile bu estetikte ciddi söz sahibi olan başka kavramlar da mevcuttur: dişleri saran dişetlerin sağlıklı görüntüsü ve dişeti diş oranı.

Dişetleri sarkık olan kişilerin dişleri oldukça kısa, dişetleri ise normalden fazla görünür.  Bunun aksi olarak belli sebeplerle dişeti çekilmesi meydana gelmiş hastada dişler oldukça uzun, dişetleri ise normalden az görünür. Her iki durumda da diş dişeti oranında düzensizlikler vardır ve estetik sorun meydana getirir.

Dişetinin sarkık olduğu vakalarda, ön çalışma sonrası en doğru diş-dişeti oranı belirlenir. Operasyon hastaya özel protetik yönlendirici apareyler yardımıyla fazla dişeti çıkarılarak yapılır. Bu tedavi  sayesinde ideal diş dişeti oranı elde edilmiş olur.

Dişeti çekilmesi olan vakalarda ise  dişeti eksikliği görülen bölgeye hemen komşu ya da daha uzak bölgeden dişeti transferi yapılabilir. Transfer edilecek doku hastanın ağız içinden sağlanabileceği gibi piyasada hazır halde bulunan biyomateryallerden de kullanılabilir. Bu tedavi sayesinde ideal diş dişeti oranı elde edilmiş olur ve diş hassasiyeti azalır.